20 Kasım 2016
Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı
"Yeniden Özgür, Yeniden Çocuk!"
20 pırıl
pırıl çocuk ile tanıştık. Kimilerinin köpeğe bakışını değiştirdik, korkularını
yendiklerimiz oldu ve elbette yüzünü güldürdüklerimiz... Bu gençler, dışardaki
hayata hazırlanırken sokakta gördükleri her köpekte Poka'yı ve Poka'nın
hikayesini hatırlasınlar ve dilerim hep böyle vicdanlı kalsınlar...
"Suça
sürüklenen ve risk altındaki" 12-18 yaş aralığındaki gençler, 1997
yılından beri her hafta pazar günü Gençlik Merkezi'nden, Türkiye Çocuklara
Yeniden Özgürlük Vakfı'na gelerek gönüllüler ile buluşuyor. 15 yıldır süren "Gençlik
Merkezi Programı", çocuk ve genç suçluluğunun önlenmesinde önemli bir
model.
Gelelim Poka ile
orada neler yaptığımıza...
O gün 12 yaşındaki Labrador Retriever Poka, göreve gittiğimizin bilinci ile gözünü bir an bile benden ayırmadan itaate girdi. Yıllar sonra bu hala beni şaşırtıyor. Beni bu kadar doğru sezmesi, bir görevimiz olduğunu hissetmesi ve odaklanması muhteşem!
Büyükçe bir odada 20 kadar genç karşımıza dizilmiş meraklı gözlerle bize bakıyordu. Söze Poka'nın hikayesinden başladım. Doğumunun ardından sahiplenilmesi ile başlayan esaret hayatından bahsettim. İşin doğrusu Poka, yaklaşık 4 yıl boyunca taş bir zemin üzerinde 45 cm'lik bir zincir ile bağlı kalmıştı. Sonrasında olaylar olayları izledi ve Poka benim oldu, elbette ben de onun...
Sunum boyunca: Köpek ile insanın kurduğu ilk bağdan, birbirlerine nasıl iyi geldiklerinden, Köpek Eğitmenliği mesleğinden ve Köpek ile Terapi konusunda yapılabilecekden bahsettim. Dünyadaki örneklerinden (konuşma, okuma, yürüme güçlüğü çeken çocuklarla çalışan, hapishanededeki mahkumların rehabilitasyonuna katkı sağlayan köpeklerden) bahsettim. Gençlerin zihinlerine yeni sinyaller yollayabildiğimi umuyorum. Belki de kafalarındaki "köpek" kavramını değiştirmişizdir.
Bana sorarsanız günün kazanımlarından en biriciği, insanın bir köpek ile kurduğu duygusal bağı bizzat görüp deneyimlemeleri oldu. Birbirinden çok farklı iki canlının, tek kelime bile konuşmadan yıllarca birbirini anlaması ve sevebilmesinin örneğiydi bu. irem uşar
Poka ile Terapi saatinde yaşadıkları bu deneyim, taze kalplerinde küçük bir kıvılcım yaratabilirse, sokaktaki kedi ile, sonrasında gökte uçan kuş ile ve o kuşun yuva yaptığı ağaç ile de benzer bir bağ kurabilir. Pırıl pırıl gözlerinden merak saçan bu gençlerin, doğa ile kurdukları bağın ilk adımı olabilmeyi başarabilirsek ne mutlu Poka ile bana!
Bize kapılarını açan Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı'na ve hayata güzel bakışıyla bu buluşmayı olduran Tuğba Ata'ya teşekkürlerimizle...